Sunday, April 23, 2006

Çekirdek ve Zaman

Bizde çekirdek zamanla ölçülür. Örneğin kabak çekirdeği, ay çekirdeği (tuzlu, tuzsuz, yanları beyaz olan vs...) bitmeye yaklaştığında aramızdan birisi "Eyvah 20 dakikalık çekirdeğimiz kalmış" der. Ya da bakkala gidip "2 saatlik çekirdek" alırız.

Çekirdeğin ne kadar süreceğini hesaplamak kolay değildir. Temel formülü kullanırız:
Çekirdek Miktarı = t(zaman) X Yiyici Hırsı . (Bunun yanında çekirdeğin yiyici ağzına olan uzaklığının da etkili olduğuna tanık olmuşumdur.) Formülü iyi uygularsanız her zaman kazanırsınız. Örneğin dolmuş bi avuç çekirdek sonra gelebilir ya da parka ulaştıktan sonra güneş batana kadar bir cep çekirdek zamanımız olucak.

Dün birisi plastik bir kap içinde çitlenmiş çekirdek aldı. Zaman kavramımde derin hasarlar oluştu. Önce inceledim. Çitlenmiş, sadece çekirdeğin içi olan bir kutu düşünün. Üstelik tahminlerime göre insan tarafından çitlenmemiş (hiç salya yoktu). Ben hemen (Nike ın falan 3. dünya ülkelerinde yaptığı gibi) bir firmanın fakir insanları alıp kitleler halinde çekirdekleri çitleyip içlerini yememe işkencesine tabi tuttuğunu varsaydım. Kendim denemişliğim var. 15 kadar olunca dayanamayıp hepsini yedim. Zor iştir. Ya da küçük bir psikopat yaratık üretip, genetik teknolojiyle salyalarını aldırıp elektrikle eğiterek çekirdekleri çitleyip içlerini üretim bandına atmalarını sağladıklarını düşündüm. (Ya da endüstriyel tasarımcılar sonunda çekirdek çitleme makinesi üretmiş olabilirler mi? Ama bu çok düşük ihtimal.)

İlk avucumu hap diye yuttuktan sonra arkadaşımda dehşetle dönüp "az önce yarım saatlik çekirdek yedim" dedim. Hiçbişey anlamadılar tabi.

1 comment:

Özge Başağaç said...

Sen onlara kabuklu çekirdek çitletmeyi dene bakalım becerebilecekler mi:)